RENK MARKALARININ TESCİLİNE İLİŞKİN DİKKAT ÇEKİCİ BİR ABAD KARARI:

29 Temmuz 2019 tarihli Avrupa Birliği Adalet Divanı (ABAD) kararı uyarınca Red Bull tarafından Avrupa Birliği Genel Mahkemesi’nin —EUIPO’nun kararına uygun olarak Red Bull’un markalarının geçersizliğine hükmettiği — kararına karşı dosyalamış olduğu temyiz başvurusu reddedilmiştir.

İhtilafın Kronolojisi :

Red Bull, biri 2005 diğer 2011 tarihli olmak üzere EUIPO nezdinde iki marka tescili gerçekleştirmiştir.Her iki marka başvurusu da 32. Sınıfta enerji içeceklerini kapsayacak şekilde aşağıda gösterilmiş renk markası için dosyalanmıştır.

Birinci marka şu şekilde açıklanmaktadır: “Mavi (RAL 5002) ve Gümüş (RAL 9006) renkler için koruma talep edilmektedir. Renklerin oranı yaklaşık olarak % 50 -% 50’dir.”

İkinci marka ise şu şekilde açıklanmaktadır:  ”Mavi (Pantone 2747C), Gümüş (Pantone 877C) renkler eşit oranda uygulanacak ve yan yana olacaktır.”

20 Eylül 2013 tarihinde Polonyalı şirket Optimum Mark, her iki markanın geçersiz olduğunu ileri sürerek EUIPO’ya başvuruda bulunmuştur.

Optimum Mark; ilk markaya ilişkin olarak, renklerin önceden belirli ve tek tip şekilde düzenlenmemiş olduğunu ileri sürerek EUTMR (AB Marka Yönetmeliği) madde 7/1-a ‘da belirtilen şartların yerine getirilmediğini iddia ettmiştir.

Madde 7/1-a uyarınca “4. Maddedeki şartları yerine getirmeyen işaretler marka olarak tescil edilemez”. 4 maddeye göre de “Marka, bir teşebbüsün mallarının veya hizmetlerinin diğer teşebbüslerin mallarından veya hizmetlerinden ayırt edilmesini sağlayabilecek şekilde grafik olarak gösterilebilir olması şartıyla kişi adları dâhil sözcükler, şekiller, harfler, sayılar ve malların veya ambalajlarının biçimi olmak üzere her tür işaretten oluşabilir”

Optimum Marka’a göre ‘yaklaşık % 50 ile % 50’ tanımı çok sayıda kombinasyona olanak sağlamaktadır bu da tüketicilerin emin bir şekilde alımlarını gerçekleştirememesine yol açacaktır.

İkinci markaya gelince, Optimum Mark bu markanın yine 7/1-a maddesinde belirtilen gerekleri yerine getirmediğini iddia etmekle beraber, “yan yana” teriminin birkaç anlamı olabileceğini, belirtilen tanımın renklerin ürünlere nasıl uygulacağını kesin ve açık bir şekilde açıklamadığını ileri sürmüştür.

EUIPO İptal Birimi, söz konusu iki markanın ürünlere nasıl uygulancağı konusunda kesinlik olmadığı gerekçesi ile markaların iptaline karar vermiştir. Anılan kararlar önce EUIPO Kurulu nezdinde sonrasında da Avrupa Birliği Genel Mahkemesi nezdinde temyiz edilmiş, ancak temyiz başvuruları reddedilmiştir. Bunun üzerine Red Bull markalarının geçersiz kılınmasına ilişkin kararın iptali için ABAD’a başvurmuştur.

ABAD KARARI:

ABAD’a göre, bir marka başvurusunun tesciline talep edilen korumanın kapsamı açık ve kesin olacak şekilde ve EUTMR madde 4’ün şartlarına uygun olarak grafik gösterimin sağlanması koşulu ile ancak izin verilir. Bir başvuruya markanın sözlü bir açıklaması eşlik ederse, bu tanım talep edilen korumanın konusunu ve kapsamını netleştirmeye hizmet etmelidir; böyle  bir açıklama, markanın grafik gösterimi ile tutarsız olamaz veya bu grafik gösterimin konusu ve kapsamı hakkında şüphelere yol açamaz (Hartwall, C C 578/17).

Heidelberger Bauchemie (C ‑ 49/02) kararında ABAD, soyut ve kontursuz, iki veya daha fazla rengin grafik gösteriminin, ilgili renklerin önceden belirlenmiş ve tek tip bir şekilde düzenlemesi gerektiğini belirtmiştir. Bunun yanında, şekil veya konturlar olmadan veya “akla gelebilecek her formda” iki veya daha fazla rengin yan yana koyulmasına ilişkin açıklamanın, 4. Maddede istenen kesinlik ve tekdüzelik niteliklerini sergilemeyeceğini belirtmiştir.

ABAD’a göre bu tür gösterimler, tüketicinin belirli bir kombinasyonu algılamasına ve hatırlamasına izin vermeyecek, bu da tüketicilerin neyi aldıklarını kesin olarak bilmeden alış veriş yapmalarına sebebiyet verecektir. Benzer şekilde, yetkili makamlar ve ekonomik operatörler, söz konusu marka sahibine sağlanan korumanın kapsamını bilmeyeceklerdir.

Tüm bu hususlar ışığında, ABAD, Genel Mahkeme’nin EUTMR’nin 4. ve 7. (1) (a) madddelerine ilişkin değerlendirmesinde yanılmadığı sonucuna varmış ve önceden belirlenmemiş veya tek tip olmayan ve birçok kombinasyona izin veren işaretlerin EUTMR’da belirtilen şartları karşılayamayacağı kanaatine varmıştır.Dolayisiyla her ne kadar EUTMR madde 4’te açık şekilde belirtilmemiş olsa da bir işaretin tescil edilebilmesi için marka sahibine sağlanan korumanın konusunun açık ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayabilecek şekilde gösterilebilir olması gerekmektedir.

Av. Damla Duyan